Mango Primavera Sound Festivalinde Daria Malygina Röportajı

Manken olmadan önce ne gibi planların vardı?
Hayatın bana getirebileceği her seçime açıktım. Bu yüzden bu soruya çok net bir cevap veremeyebilirim. Ama manken olmak gibi planım yoktu, bunu söyleyebilirim. Tabii ki de çocukluğumda prenses olmak istiyordum. Daha sonra annem ve annemin yaratıcı arkadaşkarıyla çok fazla vakit geçirince ressam olmaya karar verdim.

Peki ya modellikten DJ’liğe nasıl geçiş yapmaya karar verdin?
Dediğim gibi model olmak gibi hayalim yoktu aslında. Bu meslek bana kendiliğinden geldi ve yapmaktan da her zaman keyif aldım. Bu yüzden hala modellik yapıyorum ve bu işi tamamen bırakmadım. Ama DJ’lik yapmak ruhumu daha çok doyuruyor diyebilirim. Bunu bir iş olarak görmüyorum. İnsanları bütün gece dans ettirebilmek hoşuma gidiyor. 20’li yaşlarındayken arkadaşlarım DJ’lik ile ilgili bir çok gösterip, öğrettiler. Önceleri sadece eğlence için yapıyordum ve St. Petersburg’daki arkadaşlarımın barlarında öylesine çalıyordum. Ama daha sonrasında bu işin içine iyice girdim ve iyice ilerlemeye başladım. Hiçbir şey müzik kadar çok duygu uyandırmıyor ve ilham kaynaklarınız hiçbir zaman tükenmiyor.

Seni daha çok tanımak istiyoruz! En çok hangi müzik tarzlarından hoşlanıyorsun?
Funk, soul, disco, ethnics, house, techno. Bu tarzları sonsuz bir şekilde kombinleyebiliyorsunuz ve sihirli birşey yaratabilirsiniz. Eğer beni daha çok tanımak istiyorsan Marvin Gay, Stevie Wonder, Sade, Sting, Jamiroquai, George Michael ve aşık olduğum adam Petr Prokhorov’u dinlemelisin.
 
Mango ile işbirliği yapmaya nasıl karar verdin?
Mango beni buldu ve ben tabii ki de evet dedim. Çok basit bir hikaye aslında.
 

Mango kadınını nasıl tarif ederdin?
Özgüvenli, yeniliklere açık, bağımsız, neşeli, cesaretli, biraz gizemli ve tahrik edici.
 
Çok seyahat ediyorsun. Tarzını korumayı nasıl başarıyorsun?
Bronzlaşmak, deniz ve güneşten açılmış sararmış dalgalı saçlar ve gülümsemek. Hafif gezmeyi severim bu yüzden bunları her zaman yanımda götürürüm. Lokal mağazalarda da her zaman alıcak ilginç birşeyler bulurum.
 

Yılın büyük zamanında nerede yaşıyorsun?
Aslında Moskova. Her yaz bu şehre sanki ilk günkü gibi tekrardan aşık oluyorum. Ama ruhum New York ve Bali’ye ait diyebilirim. 1 ya da 2 ay bu şehirlerde kalmayı seviyorum.
 
En çok gitmek isteyeceğin yer neresi?
Sevdiğim şehirleri saydım bile ama aslında nereye gittiğimin çok bir önemi de yok. En önemlisi kiminle gittiğin. Sevdiğim erkek ve arkadaşlarım olsun yeter. 

İlgili Makaleler