Fotoğraf: @prada
Prada’nın İlkbahar/Yaz 2026 defilesi markanın Milano’daki merkezinde gerçekleşti. Daha önce şelalelerden metal iskelelere uzanan sahne tasarımlarıyla şovları deneyim alanına dönüştüren Miuccia Prada ve Raf Simons, bu kez mekanı tamamen yalınlaştırdı. Ortada sadece parlak turuncu bir zemin vardı; izleyicilerse dört basamaklı tribünlerdeydi. Seyirciler arasında Carey Mulligan, Emma Chamberlain, Maya Hawke gibi isimler de vardı.
Fazlalıkları sıfırlayan bir koleksiyon



Fotoğraflar: @prada
Koleksiyonun çıkış noktası, her gün üzerimize yağan bilgi ve görüntü seline bir tepkiydi. Fazlalıkları sıyırıp giysileri özüne indirmek, belirli bir kategoriye ya da nostaljiye yaslanmayan parçalar üretmek… Bu yaklaşım koleksiyonda hemen hissedildi. Açılışı teknik tulumlar yaptı ve ardından podyuma gelen uzun eldivenler, kristal küpeler ya da elde taşınan çantalar bu katılığı kırarak bambaşka bir zarafet tanımı önerdi. Koleksiyonun dili, modaevinin da tarif ettiği gibi, “çağdaş kültürün aşırılığına bir yanıt” niteliğindeydi.



Fotoğraflar: @prada
Giysiler farklı unsurların dağılıp yeniden birleştiği, yan yana geldikçe yeni anlamlar üreten formlar olarak tasarlanmıştı. Bir üniforma tulumla gece elbisesi aynı bağlamda buluşabiliyor; ikonik kodlar, beklenmedik birleşimlerle yepyeni bir anlatıya dönüşebiliyordu. Silüetler bedeni kavramıyor, onun etrafında hafifçe dolaşıyordu. Sütyenler yapısız biçimlere evrilirken, etekler omuzlardan sarkarak bambaşka askı noktaları buldu. Her parça kendi içinde akışkan, yan yana gelişinde ise sürekli dönüşen bir anlam öneriyordu.
Şekillerle oynamak



Fotoğraflar: @prada
Koleksiyonun en “Prada” anları, tanıdık formların alışılmadık şekilde bükülmesinde gizliydi. Polo yakalı ceketlerin üzerinde görünen küçük armalı dokunuşlar, tül balon eteklerle birleşince beklenmedik bir espri yarattı. Midi etekler, bir kenarından yükselen fırfırlarla hareket kazandı. Esneyen lastiklerle desteklenmeyen sütyen üstler, bedene değmeden havada süzülen bralet formları, askılara tutturulmuş eteklerle birleştiğinde bambaşka bir hacim varyantı sundu.
İşlevsellik ve abartının diyaloğu



Fotoğraflar: @prada
Koleksiyonda, görevli tulumlarını andıran mavi ve lacivert iş kıyafetleri, couture kesimlerle birleşti. gösterişli küpeler ve opera eldivenleri ise sıradanlığı ve ihtişamı dengeledi. Koleksiyonun başka bir kanadında pastel renklerde mini balon şortlar, hacimli gömleklerle eşleşerek hafifliği temsil etti. Yüksek belli, yamalı dantel etekler ve ince saten şeritlerle tutturulmuş parçalar, geleneksel “seksapel” anlayışına meydan okuyan bir entelektüel cazibe sundu.
Moda dilini baştan yazmak



Fotoğraflar: @prada
Miuccia & Raf ikilisinin birlikte ortaya koyduğu bu koleksiyon, bir yandan markanın işlevselliğe dayalı köklerine selam verirken, diğer yandan modanın öngörülebilir kodlarını bozdu. Kimi zaman ciddiyetin içine absürt bir detay, kimi zaman da pratik bir parçaya teatral bir jest eklendi. Sonuçta ortaya çıkan şey, gürültülü kültür ortamına karşı sessiz ama güçlü bir yanıt oldu: Kurallardan arınmış, tek bir kalıba sığmayan, giymenin tüm ihtimallerine açık bir İlkbahar/Yaz sezonu.
İlginizi çekebilir >>>>> New York Moda Haftası: Calvin Klein 2026 İlkbahar/Yaz