Toplantılarda, sınıflarda ya da arkadaş sohbetlerinde, bir erkek araya girip lafınızı bölüyorsa yalnız değilsiniz. Bu yaygın ama sık dile getirilmeyen davranışın bir adı var: Menterrupting.
“Man” (erkek) ve “interrupting” (sözünü kesmek) kelimelerinin birleşiminden oluşan bu terim, erkeklerin kadınların sözünü kesme eğilimini tanımlamak için kullanılıyor. Özellikle erkek egemen ortamlarda, kadınların düşüncelerini ifade etmesine engel olan bu davranış, eşit iletişim zemininin kurulmasını zorlaştırıyor.
Menterrupting, sadece iletişimi bölmekle kalmıyor; aynı zamanda kadınların kendilerini geri çekmelerini, daha az konuşmalarını ve fikirlerini paylaşmaktan kaçınmalarını isteyen bir davranış bütününü de işaret ediyor, hem bireysel hem de yapısal eşitsizlikleri pekiştiriyor.
Bu davranış biçimi, bazen bilinçsizce de olsa toplumsal güç ilişkilerinin bir yansıması. Erkeklerin daha fazla söz hakkına sahip olduğu yanılgısı, onları konuşmalar arasında daha rahat ve müdahaleci kılabiliyor. Oysa gerçek eşitlik, herkesin sözünü özgürce söyleyebildiği alanlarla mümkün.
Menterrupting’i fark etmek ve buna karşı çıkmak, daha adil ve kapsayıcı bir iletişim kültürünün temelini atıyor. Sözünü kesilen bir kadının yanında durmak, “Sözünü bitirebilir misin?” gibi cümlelerle alan açmak, bu mikro eşitsizlikle mücadelede önemli bir adım.