Yıllardır hayatımızda olan “no-makeup makeup” yani yok gibi görünen makyaj, 2025’te bambaşka bir forma büründü. Hailey Bieber gibi isimlerin öncülük ettiği bu yeni görünüm, makyaj stilini daha da kişisel ve “parlak” bir hale getirdi. Artık mesele hiç makyaj yapmamış gibi görünmek değil; cildi susturmak yerine onunla iş birliği yapmak, dokusunu gizlemeden parlatmak.
Cilt görünsün, ama iyi görünsün
Kalın fondötenler zaten arka plandaydı. Ancak şimdilerde onların yerini, cilt gibi görünen tint’ler, renkli nemlendiriciler ve serum bazlı fondötenler alıyor. Çil, kızarıklık, minik izler? Saklamaya çalışmıyoruz. Hedef, filtreli bir cilt değil; sağlıklı ve gerçek bir görünüm.
Sadece parlak değil, ‘juicy’ bir cilt
Eskiden highlighter’la yapılan o metalik ışıltı, yerini içten gelen bir parıltıya bıraktı. Nemli, canlı, “yeni yüzümü yıkadım çıktım” efekti şu an en çok aranan sonuç denebilir. Bu yüzden baz makyajı artık cilt bakımıyla birlikte düşünülüyor. Balm dokular, glowy bazlar ve hafif yağlar revaçta!
Göz altı biraz yorgun olabilir
Her şeyi kapatmak ‘out’, ince yapılı hafif aydınlatan kapatıcılar ‘in’. Göz altındaki hafif gölgeler ya da morluklar artık silinmesi gereken bir kusur değil, gerçekliğin parçası.
Kaşlar artık sabit değil, serbest
Kaşlar artık Instagram filtresi gibi değil çünkü şekillendirilmiş ama doğal bırakılmış bir görünüm yükselişte. Jeller, sabunlar ya da şeffaf maskaralarla kaşların kendi dokusu öne çıkarılıyor. Simetrik değil ama karakterli.
Allık başrolde, ruj ise yardımcı oyuncu
Allıklar hala krem ve likit formda ama artık cildin kendi kızarıklığıymış gibi çok daha dağınık duruyor. Yanaklardan hafifçe şakaklara uzanan uygulamalar ise 2025 yazının en popüler tekniklerinden olacak. Dudaklarda ise nemlendiriciler ve tint’ler ön planda.