İlişki anarşisi, aşkı tahtından indirip tüm ilişkilere eşit muamele etmenin yeni adı! Romantik partner, seks partneri, en yakın arkadaş veya hayat arkadaşı… Burada kimse “öncelikli” ya da “arka sıralarda” değil.
Her ilişki kendi dinamiğiyle değerli, kendi kurallarıyla anlamlı. İlişki anarşistleri en yakın arkadaşına verdiği değeri partnerinden sakınmıyor, Ya da tam tersi! Yani biriyle çift olmak, diğeriyle gece üçte saç boyarken hayatı sorgulamaktan daha önemli sayılmıyor.
Peki neden “anarşi”? Çünkü bu anlayış ilişkilerdeki hiyerarşiyi reddediyor.
Felsefe, 2006 yılında İsveçli kuir feminist Andie Nordgren’in yazdığı “The short instructional manifesto for relationship anarchy” makalesinden doğdu. Nordgren, yazısısıyla bağları sıraya sokan “ana ilişki”anlayışını tamamen rafa kaldırdı.

Ona göre, ilişkiler listesi yapılacak değil; hissedilecek, yaşanacak, yeniden tanımlanacak güçlü bağlar. Çünkü sevgi sınırlı değil. Kurallarla, beklentilerle, “şöyle olunmalı”larla tanımlanmak zorunda da değil. Her ilişki, sadece iki kişi (veya daha fazlası) nasıl isterse öyle şekillenebilir.
Birini seviyor olmanız, başka birine duyduğunuz sevgiden eksiltmez.
Bu noktada akıllara Sex and the City dizisindeki Charlotte’ın o unutulmaz repliği akla geliyor: “Belki de birbirimizin ruh eşiyizdir” Sahne, dostluklarınızı da hayatınızın merkezine yerleştirebileceğiniz ilişki anarşisi anlayışına güzel bir selam gönderiyor.
Yani romantizmi kutsallaştırmak zorunda değilsiniz. Bazen ruh eşiniz, pazar kahvaltısını 10 yıldır birlikte yaptığınız arkadaşlarınız olabilir.
Kapak: Getty
İlginizi çekebilir >>>>> İlişkilerde bağlanma türünüzü bilmek neden önemli?