Ayakkabı alırken en sık hatalardan biri de yanlış numara ayakkabı seçmek. Ayak numaramız yıllar geçtikçe değişiyor, özellikle de doğumdan ve kilo alıp verdikten sonra. Eğer daha önce ayağınızın uzunluğunu ve genişliğini hiç ölçtürmediyseniz, ayakkabı alırken ölçtürebilirsiniz.
Bir ortopedistle görüşmek, ayak tipinizi öğrenmek için en doğru yol. Eğer ortopediste gidemiyorsanız, düztabana ya da yüksek ayak tabanına sahip olup olmadığınızı öğrenmek için birkaç basit yol var. Ayağınızı ıslatın ve düz bir kâğıda ayağınızı basın. Oluşan izden ayak tabanınızın ne kadar eğimi olup olmadığını anlayabilirsiniz.
İnce topuktan kaçının! İnce topuklar denge sorunu yaşamanıza ve ayağınızın sallanmasına sebep olabilir. Arada sırada stiletto giymekten zarar gelmez ama her gün giyiyorsanız bu tercihinizi değerlendirmenizde fayda var.
İnce tabanlı ayakkabılar, ayağınızın tabanını acıtabilir. Kalın ya da platform topuklu ayakkabılar, yürürken ayağınızın tabanında hissedilen baskıyı azaltır.
Bazı topuklu botları tüm gün giymenize rağmen rahatsız hissetmemenizin sebebi de bu. Yazın ise daha kalın bantlı ya da ayak bileği askılı ayakkabıları tercih edebilirsiniz.
Ayağınızı, parmaklarınızı ve bileklerinizi hedef alan esneme hareketleri yorucu bir günün ardından rahatlamanıza yardımcı olur. Ayak parmaklarınızı ileri doğru uzatıp, ardından da kendinize doğru çekerek kaslarınızı esnetebilirsiniz.
Gün içerisinde ayakkabılarınızı çıkartın ve ayak bileklerinizi ve parmaklarınızı ileriye doğru uzatın.
Çoğu ayakkabı mağazasında bulabileceğiniz tabanlıklarla çok daha rahat edebilirsiniz. Genellikle yuvarlak şekilde olan ve ayakkabı tabanına yapıştırılan bu silikon jel tabanlıklar, ayağınızın ayakkabı içerisinde kaymasını ve parmaklarınızın sürtünmesini engeller.
