İlişkinizde daha az kıskanç olmanız için 7 ipucu

“Kız arkadaşımla yaklaşık bir buçuk yıllık bir ilişkim var ve aniden kendimi onun diğer insanlarla olan iletişimini kafama taktığımı fark ettim. Bir arkadaşıyla konuştuğunda ve benimle olduğundan daha çok eğleniyormuş gibi göründüğünde kendimi tehdit altında hissediyorum. Geçen gün restorantta garsona bakışı beni gerçekten kıskandırmıştı. İitiraf etmeliyim ki kimseyle uygunsuz bir ilişkiye girdiğine dair hiçbir kanıt yok veya herhangi bir aldatma geçmişimiz yok. Ama yine de bu şekilde hissetmeme engel olamıyorum. Neden böyle?”

-Yeşil Gözlü Canavar

“Sevgili Yeşil Gözlü Canavar,

Kıskançlığın çok normal bir insan, duygu olduğunu kabullenmek önemlidir. Bir şeyler hissettiğinizde daha savunmasız bir durum içinde olabilir, incinmekten ve reddedilmekten korkabilirsiniz. Bir başka deyişle ne kadar çok hissederseniz, o kadar çok kaybetmek zorunda kalırsınız ve kıskançlık duyma olasılığınız da o kadar artar. Bu içgüdüsel bir şeydir; değer verdiğimiz şeyleri sahiplenmeye önemsediğimiz şeyi korumaya programlanmışız. Freud’a göre, önemli bir ilişki tehdit altındayken kıskançlık duymuyorsanız, sizde bir şeyler tam anlamıyla doğru değildir. Bu, hissetmemeye benzer. derinden önemsediğin biri öldüğünde yaşadığınız keder gibi.

İlişkinizin bir buçuk yıla yaklaşıyor olması canım cicim aylarını aşıp artık gerçek bir ilişkiye dönüyor olması demek. Yakınlık ve kıskançlık üzerine yapılan bir araştırma sonucunda;yakınlık ve bağlılığın artmasının kıskançlıkla doğrudan ilişkili olduğu bulundu. İlişkide sorunların, güvensizliklerin ve eski yaraların çıkma eğilimi de bu noktada başlar aslında.

Yine de kıskanmayı bırakmak istiyorsanız, ilk adım, kıskançlığınızın temel nedenini ve bunun nedeninin dışsal mı yoksa içsel mi olduğunu anlayın.”

Kıskançlık Nereden Geliyor?

Kıskançlık, değerli bir ilişkiye yönelik gerçek veya algılanan  tehdide verilen bir tepkidir. Kıskançlık bazen güvensizlikten, çocuklukta güvenin kırılmasından, yetersizlik duygularından veya zayıf özgüvenden doğar.

Ayrıca kıskançlık, meşru ilişki kaygılarına ve ‘red flaglere’ karşı çok sağlıklı ve normal bir tepkidir. Bu, diğer insanlarla sınır ihlali, uygunsuz flört ve hatta aldatma olabilir. (Ve bize bahsettiğinize göre, kız arkadaşınızla durum pek de öyle görünmüyor. Herhangi bir “gerçek” tehdit yok gibi görünüyor.)

İşte hem içsel hem de dışsal olarak, neden bu kadar kıskanç hissediyor olabileceğinize dair bazı olası nedenler:

Çözülmemiş bir çocukluk yaranız var.

Belki ebeveynlerinden biri diğerini aldattı ve bunun size olmasına asla izin vermeyeceğine yemin ettiniz. Belki de ebeveynlerinizden birinden ihtiyacın olan ilgiyi göremediniz, bu da sizi sevilebilir olmaktan daha az hissettirdi. Belki de sizin yerinize uyuşturucu, alkol, kumar ya da başka bir şeyi seçen ve sizi ihmal edilmiş ya da sevgiye layık hissetmenize neden olan bir ebeveyniniz oldu.

Geçmiş bir partner yaranız var.

Sizi aldatan bir partneriniz varsa, yeni partnerinize gerçekten güvenebileceğinizi hissedene kadar, bunun tekrar olduğuna dair işaretler aramak için yüksek alarmda olacaksınız. Zihniniz, gelecekteki acılardan kaçınmak için olumsuzları sıralayacaktır. Aynı şey, çok fazla suistimal eden, eleştiren veya gaza getiren bir eski sevgiliniz varsa da geçerlidir. Bu tür ilişkiler özgüveninizi kırabilir, içgüdülerinizi takip etmenizi engelleyebilir veya özgüveninizi yok edebilir. Tüm bunlar sizi kıskançlık duygusuna karşı savunmasız bırakır.

Güvensizsiniz.

Güvensizseniz veya özgüveniniz zayıfsa, muhtemelen daha kolay tetiklenirsiniz ve başkalarını bir tehdit olarak algılarsınız. Klişe gelebilir ama doğru: Bir ilişkide kendinizi güvende hissetmek için önce kendinize güvenmeniz gerekir.

Partnerinizin sınırları keskin değil.

Bazı durumlarda, belki de partnerinizin kıskançlık duygularını ateşleyebilecek davranışları vardır. Bu, biriyle flört etmek, şefkatli veya baştan çıkarıcı olmak gibi bariz bir şey olmak zorunda değildir. Duygusal olarak mahrem hayatlarını başkalarıyla paylaşmak veya ilişkideki sorunları paylaşmaması gereken insanlarla paylaşmak uygunsuz olabilir. Bunun gibi kesişen çizgiler kaygan bir yokuş olabilir.

Partneriniz size çokça ilgi göstermiyor.

İlişkideki ilgi eksikliği kişileri diğer kişilerden alınan ilgiye karşı daha duyarlı hale getirebilir. Mesela partneriniz size iltifat etmiyorsa ama garsona ne kadar da tatlı biri değil mi diye soru yorum yapıyorsa kıskanmanız normal. Partnerinize ne istediğinizi ve neye ihtiyacınız olduğunu söylemeniz ve karşılıklı iltifatın sizi için olan önemini vurgulamanız iyi olacaktır.

İlişkinizde ihtiyaçlarınız karşılanmıyor.

Duygusal bir eksiklik yaşamak ve bir ilişkide ihtiyacınız olanı alamamak, sizi başkalarına gösterilen ilgiye karşı aşırı duyarlı hale getirebilir. Bu gerçekten kıskançlığa neden olabilir. İlk olarak, beklentilerinizin gerçekçi olup olmadığını değerlendirmek önemli. Partnerinizin ihtiyaçlarınızı karşılayıp karşılamadığını da göz önünde bulundurmalısınız çünkü belki de ihtiyaçlarınızın farkında değillerdir, çekiniyor olabilirler veya daha iyi bir şekilde nasıl gösterebileceklerini bilmiyor olabilirler. Optimize edilebilecek bir şekilde iletişim kurmalısınız, çünkü bu değişme ihtimali ilişkiniz için önemlidir.

İlişkiyi sabote ediyorsunuz.

Bazen iyi ve sevgi dolu bir ilişkiyi hak ettiğimize inanmayan bir yanımız vardır. Bunu içimize gömdüğümüzde, ilişkiyi sabote etme olasılığımız daha yüksektir. İlk adım bunun farkında olmaktır. Bu, nereden geldiğini daha iyi anlamak ve kalıbı değiştirmek için terapi yardımı almak gerekir.

Kıskançlık Nasıl Durdurulur?

1. Kendi üzerinde düşünmek için biraz zaman harca.

Bunun neden böyle bir sorun haline geldiğini daha iyi anlamak için kendi geçmişinizi, duygularınızı ve tetikleyicilerinizi keşfetmek için zaman ayırın. Kendini bilmek güçlü bir araçtır.

2. Partnerinizle dürüst bir konuşma yapın.

Duygusal olarak savunmasız olmak ve eşinizin sizin için neler olup bittiğinin farkında olmasını sağlamak, bu duyguların gücünü azaltabilir. Onlardan destek almak iyileşmenize yardımcı olabilir.

3. Sınırlar ve taahhütler hakkında karşılıklı bir konuşma yapın.

İkinizin de aynı tarafta olduğundan emin olun. Başkalarına karşı hangi durumlarda  daha yumuşak sınırlar çizildiğinde rahat olabileceğiniz hakkında konuşun. Hoşlanma eğiliminin olduğu cinsiyetten biriyle özel meseleler hakkında konuşmada sakınca var mı?  Bu tek eşli bir ilişki mi? Aldatmayı ne tanımlar? Açık bir ilişkiyse, başkalarıyla kabul edilebilir davranışlar nelerdir?

4. Minettar olduğunuz şeyleri kendinize hatırlatın.

İlişkinizde ve yaşamınızda işe yarayan her şeyi günlük olarak hatırlatmak, duygusal durumunuzu değiştirebilir ve bu da sizi kıskançlık duygularına karşı daha az savunmasız bırakabilir.

5. Her şeyin üstesinden gelebileceğinizi kendinize hatırlatın.

Bazen kafamızda en kötü senaryoları ve hayali acıları oluştururuz. Partnerimizin bizi aldatmasının (hatta başka birine ilgi duymasının veya başka birine ilgi göstermesinin) bunun dayanılmaz olduğunu düşünürüz. Bazen hayatın her türlü zorluklarını atlattığımızı ve hala ayakta olduğumuzu kendimize hatırlatmamız gerekir. Çoğu zaman gücümüzü hafife alıyoruz. Bunun hatırlatılması, gerginliği birkaç derece azaltabilir ve daha net düşünmemizi sağlayabilir.

6. Sakinleşmek ve mantıklı olmak için kendinize zaman ayırın.

Tetiklendiğimizde net düşünemiyoruz. Beynimizin entelektüel kısmıyla bağlantımızı kaybetme eğilimindeyiz ve daha ilkel beynimize güveniyoruz. Partnerimiz garsonla flört mü ediyor yoksa sadece paranoyak mı olduğumuzu değerlendiremeyiz. Kendimizi sakinleştirmek için bir adım uzaklaşmak ve bir nefes almak önemlidir. Bu durumlarda olma eğiliminde olduğumuz gibi, savaş ya da kaç modundayken, pişman olacağımız bir şey söyleme olasılığımız daha yüksektir.

7. Terapiye girin.

Bazen kıskançlık sorunlarımızı konuşmak için bir profesyonelin yardımına ihtiyaç duyarız. Kendi hayatlarımız hakkında nesnellikten yoksun olma eğilimindeyiz ve çoğu zaman, ne kadar akıllı olursak olalım, çok duygusal olunduğunda işler bulanıklaşabilir. Bir terapist, neyin gerçek olup neyin olmadığını anlamanıza ve geçmişinizin romantik ilişkilerinizi nasıl etkileyebileceğini daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir. Ayrıca terapi bu sorunla ilgili ortaya çıkan yoğun duygularla başa çıkmak için yeni araçlar öğrenmek için harika bir yer.

Yazı: Eftelya Yücel

İlgili Makaleler