Sıla Türkoğlu: “Her şey kendini sevmek ve mutlu olmakla ilgli”

31 Temmuz 2025
Sıla Türkoğlu

Her daim kalbinin sesini dinleyen, yeniliklere açık olsa da ne istediğini bilen, hayatı güzel yaşamaya çalışan Sıla Türkoğlu Ekim 2024 sayımızdaydı.

Röportaj EYLÜL SOLAKOĞLU 
Fotoğraflar EMREY ÖZCAN
Styling NAZLI KAYRAN

Çılgın kalabalıktan uzakta, doğanın içinde huzurlu bir gün. Güneşten bronzlaşmış teniyle çekim mekanına geliyor ve herkese neşeyle selam veriyor Sıla. Yoğun set programına dönmeden önce hızlandırılmış bir tatil yapmış; kendi deyimiyle kalbi Ege’de kalmış. “Sende bir şey var,” denir ya, gerçekten de üzerinde bir değişim var. Daha mutlu, kendiyle olan ilişkisini iyice rayına oturtmuş. At çiftliğinden göl kenarına, tüm doğallığıyla fotoğrafladığımız oyuncuyla 2024 Ekim sayımızda Kızılcık Şerbeti’nin yeni sezonunu, şimdiyi ve yakın geleceği konuştuk.

İş temposu öncesi

Sıla Türkoğlu
@instyle.tr

“Bu sene yaz tatiline biraz geç giriş yaptım, bu yüzden doyamadım ama yine de çalışmayı özlediğim için şehre dönüşüm ve adaptasyonum kolay
oldu. Döner dönmez set başladığı için iş temposu bıraktığımız yerden devam ediyor ve keyifli gidiyor. Boş zamanlarımda daha önce aklımda olan birkaç hobiyi deniyorum,” diyerek başlıyor sohbetimize.

Rutininin önemli bir parçası da dünya tatlısı köpeği Chris. “Belki biliyorsunuzdur, bir evladımı geçen yaz kaybettim. Onun üstüne bir dost edinmek zor bir karardı benim için ve pek cesaret edemiyordum. Sıkıntılı olan bir dönemimde Chris ile yollarımız kesişti. Ben de onun yaralarını sarmak istedim. İlk karşılaştığımız andan itibaren güzel bir bağımız oldu, bu çok garip bir duyguydu benim için. Şimdi her yere beraber gitmeye çalışıyoruz. Daha içine kapanıklığını yeni yeni atmayı başardığımız için oyunlarımız yok maalesef ama keyfimiz yerinde.” 

Kızılcık Şerbeti, iki sezonu geride bıraktı. Ekran dinamiklerinin sürekli değiştiği, kimi zaman büyük prodüksiyonlarla başlayan yapımların tutunamadığı bir ortamda bu, gerçekten büyük bir başarı. Dizi, kendi içinde de sürekli bir devinime uğradı. Karakterler eklendi, çıktı, ilişkiler başladı ve bitti. Her cuma yeni bölüm yayınlanmasının ardından sosyal medyada karakterleri eleştiren, savunan sadık bir hayran kitlesi oluştu. “İyi bir izleyici kitlemiz var. Ailemiz gibi bizi koruyorlar gerçekten,” diyor Sıla.

Özellikle Twitter, yeni adıyla X’in çok hoşuna giden bir mecra olduğunu, diziyle ilgili hashtag’lerdeki yorumlara baktığını söylüyor. “Beni geliştirebilecek eleştiriler varsa onlara da kulak veriyorum fakat her yorumu ciddiye alırsak kafayı yeriz,” diyor gülerek. Güldüğü yorumlar arasında Doğa’nın seçimleriyle ilgili olanlar mutlaka vardır. Geçen seneki röportajımızda ona Doğa’nın akıbetini sorduğumda, “Gönlümden geçen, ikinci sezonda kendi ayakları üzerinde duran, hiçbir şeye boyun eğmeyen bir karakter görmek,” demişti. Geride bıraktığımız sezonla ilgili ne düşünüyor? “Bir oyuncu olarak hayat verdiğimiz karakteri çok idealize ediyoruz. Hiç hatası olmasın istiyoruz ama biz hayatın bütün renklerini göstermek zorundayız. Doğa da hayatla birlikte bambaşka yerlere evrildi,” diyor.

“Hayır” demekle arası nasıl?

@instyle.tr

Geleceği çok parlak, halihazırda çok tanınan ve sevilen bir oyuncu Sıla. Kozmetik, tekstil, teknoloji… Her alandan başarılı marka iş birlikleri var. Sosyal sorumluluk konusunda adımlar atıyor, iyi bir hayvansever. Bu kadar fazla takipçisi olup bu kadar az eleştirilen ender insanlardan olabilir, seviliyor ve takdir ediliyor. Gerek iş, gerekse özel hayatında nasıl biri olduğunu öğrenmek istiyorum.

“Hayır” demekle arası nasıl? Kendi isteklerini net olarak ifade edebilen biri mi? Zamanla dengede olmayı öğrendiğini söylüyor. “Artık ne istediğimi ve ne istemediğimi bildiğim bir dönemdeyim. İsteklerimi doğru bir şekilde ifade etmeyi öğrendiğimi söyleyebilirim. Özel hayatımda da işimde de her şeyden kendime bir eğlence bulmaya çalışırım. Fedakarımdır ve iplerimi biraz gevşetmeyi iyi bilirim ama bunun yanında bir ‘hayır’ noktam da var. İnsanın sınırlarının olması, sağlıklı iletişimi ve ilişkileri de beraberinde getiriyor”, diye cevaplıyor.

“Her şey kendini kabul etmek, sevmek ve mutlu olmakla ilgili”

@instyle.tr

Maalesef ekranda izlediğimiz röportajlarda ona ve birçok kadın oyuncuya en sık sorulan sorulardan biri, “Estetiğiniz var mı?” Güzellik kavramı ona ne ifade ediyor? Kadınlara dayatılan beden, güzellik algılarıyla ilgili ne düşünüyor? “İlk başladığım zamanlar manipülasyona çok açık olduğum dönemlerdi ve maalesef benim de kafaya çok taktığım bir durumdu. Dişlerimi yaptırdım, bir dönem kilo verdim. Kendimi bir kalıba sokmaya çalıştım fakat sonucunda mutlu olmadım. Sonra fark ettim ki her şey, kendini kabul etmek, sevmek ve mutlu olmakla ilgili. ‘Şimdi böyle konuşmak kolay,’ diyenler de var, biliyorum. Tabii ki güzellik dediğimiz şey ne ise ona özen gösteriyoruz. Bedeni, ruhu, zihni mutluluk ve huzurla doyurmak, zannettiğimiz güzellik kavramının çok ötesinde bir değer. Ben de özen gösteriyorum ama güzellik anlayışımın bu bahsettiğim doyum halinden geçtiğini fark ettiğim günden beri sadece beni mutlu eden şeylere odaklanmaya çalışıyorum. Hepimizin ayrı ayrı güzellikleri var, hepimiz biriciğiz. Sağlıklı bir bedene sahip olmak için hayatı kaliteli yaşamak, güzellik algısından çok daha kıymetli. Bunun kaynağını keşfediyor olmak, insanın kendine verdiği bir özveri. Popüler kültürün de bu algıyı ve baskıyı sadece kadınların üzerine oluşturmaması gerek.”

Çabasız, plansız, aşkla yaşamak

@instyle.tr

Magazin röportajlarından bahsederken, konu özel hayata geliyor. Yakın zamanda yeni ilişkisi tabiri caizse kamuya mal oldu. Sıla, ilişkisini gözler önünde yaşamıyor ama saklamıyor da. Aşk, sevgi onun için o kadar önemli duygular ki, bunları saklamak ona göre değil. “Hayatında ne yapıyorsa aşkla yapan, sevdiği her şeyi pamuklara saran biriyim. Saklamak ya da saklanmak için özel bir çaba sarf etmiyorum. Bu konuda çabasız olmakla birlikte, kalbime iyi geleni korumak ve kollamak da benim özelim. Özel olana kıymet veririm. Doya doya yaşarım çabasız, plansız, aşkla…”

@instyle.tr

Manifest kavramını konuşmadığımız an yok gibi. Onun kendini iyi hissetmek için yaptığı şeyler, inandığı ritüeller var mı? “Hissettiklerimi yazıya döktüğüm zamanlar oluyor, dinlediğim bir şarkı da bende bunu uyandırabiliyor. O andaki ben ne diyorsa, içimden ne geliyorsa onu yapıyorum aslında, kalbimi dinliyorum. Mesela bu yaz bir gece Bozcaada’da bir şarkı dinliyordum, yıldızları izlerken çok içten dilediğim bir şey vardı, arkada da o şarkı çalıyordu. Oldu. O parçanın yeri bende ve bizde çok ayrıdır artık,” diyor. Gelecekte tiyatro yapmak, müzikalde yer almak hayalleri arasında. Onu da manifest’leyebiliriz. “Biliyorsunuz bazı projelerin içindeyken ekstra bir projede yer alabilmek teknik açıdan zorlayan bir durum. İçinde olduğum işi hakkıyla tamamlayıp ona odaklanmak istiyorum. Her şeyin doğru zamanda karşımıza çıkacağına inanıyorum.”

İlginizi çekebilir >>>>> Pınar Deniz: “Empati yeteneğimin yüksek olduğuna inanıyorum”

Daha Fazla İçerik

koç burcu

Koç burcunu kendinize nasıl aşık edersiniz?

Enerjik, dürtüsel ve meydan okumaya açık: Koç burcunu baştan çıkarmak
sad girl aesthetic Emma Chamberlain

TikTok’un melankolik trendi: “Sad Girl Aesthetic” nedir?

Bir zamanlar sosyal medyada hüküm süren “cool girl” imajı yerini