Öz sabotaj döngüsünden çıkmanız için 8 öneri

31 Ağustos 2025
Öz sabotaj döngüsünden çıkmanız için 8 öneri

Fotoğraf: Pexels

Hiç ilişkinizde her şey yolunda giderken, ortada hiçbir sorun yokken içinizi mutluluğunuzun uzun sürmeyeceğine dair o rahatsız edici düşünce kapladı mı? İşte tatlı anlarınızda gölge düşüren o kaygılı düşünceler, aslında öz sabotajın ta kendisi.

Size başta önemsiz bir kuşku gibi görünebilir ama kendi mutluluğunuza şüpheyle yaklaşmak, yakınlıktan korkmak ya da huzurunuzu gölgeleyen düşünceler üretmek, ilişkinizin en görünmez ama en yıkıcı düşmanına dönüşebilir. 

Öz sabotaj nedir?

Öz sabotajın dinamiğini anlamanız için önce günlük hayatta yaşadığınız duygu değişimlerine odaklanmanız gerekir – çünkü bu davranış biçimi yalnızca romantik ilişkilerinizde değil, kendinizle olan ilişkilerinizde filizlenmesiyle sizi etkisi altına alıyor.

Öz sabotaj nedir?
Fotoğraf: Pexels

Bir düşünün, eğer mutluluğunuzu gölgeleyen küçük şüphelerle kendinizi geri çektiğiniz, başarıya çok yaklaştığınızda ‘ya kaybedersem’ korkusuyla adımınızı yarıda bıraktığınız ya da ilişkilerinizde tam güvenmeniz gerekirken ‘bana gerçekten değer veriyor mu’ sorusunu içinizde büyüttüğünüz anlar oluyorsa, işte o noktada öz sabotajın devreye girdiğini rahatlıkla söyleyebilirsiniz. 

Özellikle romantik ilişkilerinizde öz sabotaj, güvensizlik, değersizlik hissi ya da geçmiş travmaların gölgesiyle kendini belli eder; bu noktada kendinizi partnerinizi sürekli test ederken, sevgisini ve size olan bağlılığını sorgularken bulabilirsiniz.

Öz sabotaj döngüsü
Fotoğraf: Pexels

Sevildiğinizi kabul etmek yerine ise sevilmeyi sorgulamayı seçtiğinizde, en güzel jestler karşısında bile ‘bunu hak etmiyorum’ düşüncesine kapılarak yakınlıktan korkmanız ve farkında olmadan geri çekilmeniz kaçınılmaz hale gelir.

Peki, öz sabotaj döngüsünden nasıl çıkabilirsiniz? 

Şüpheyi bırakın, diyalog kurun

Partnerinizi sürekli sorguladığınızda ilişkinin temeli zayıflar; oysa kaygılarınızı ve merakınızı açıkça paylaştığınızda güvene dayalı daha sağlam bir iletişim kurabilirsiniz.

Değersizlik hissini değil, kendinizi besleyin

‘Ben yetersizim’ düşüncesini içinizde özümsediğinizde geri çekilirsiniz; oysa kendi alanınızı yaratıp kendinize değer verdiğinizde hem siz güçlenir hem de ilişkiniz bu değişimden beslenir.

Öz sabotaj döngüsünden çıkmanız için öneriler
Fotoğraf: Pexels

Hislerinizi susturmayın, paylaşın

Duygularınızı bastırmak, ertelemek ya da önemsiz görmek sizi ilişkinin özünden uzaklaştırır; oysa hislerinizi ifade edip onlarla barıştığınızda bağlarınız güçlenir.

Güveni küçük jestlerle büyütün

Güven sadece büyük anlarda değil, günlük detaylarda da pekişir; küçük jestlerle ilişkinizi beslediğinizde karşılıklı bağlılığınız daha da güçlenecektir.

Geçmişin yükünü taşımayın

Eski yaralar bugüne sızdığında sizi yıpratır; oysa profesyonel destekle bu acılardan arındığınızda hem siz hem de ilişkiniz geleceğe çok daha hafif adımlarla ilerleyecektir.

İç sesinizi yakalayın

Öz sabotaj ve ilişkiler
Fotoğraf: Pexels

Bazen kendinize karşı en acımasız kişi içinizdeki ses olur; fakat onu fark edip sağlıklı düşüncelerle dönüştürdüğünüzde hem kendinize hem de ilişkinize daha adil ve şefkatli davranabilirsiniz.

Kendinize merhametli yaklaşın

Hatalarınızı kendinizi cezalandırarak değil, öğrenerek aşmaya çalışın. Siz kendinize anlayış gösterdiğinizde, ilişkilerinizde de daha şefkatli bir bağ kurabilirsiniz.

Mutluluğu kendinize yakıştırın

Öz sabotajın bir panzehiri varsa, o da kesinlikle mutluluğu hak ettiğinize inanmak. Siz bu inancı güçlendirdiğinizde hem kendinize hem de ilişkinize bambaşka bir kapı açarsınız.

Elbette, öz sabotaj döngüsünden çıkmak kolay değil; çünkü en zorlu yüzleşme, aynaya baktığınızda gördüğünüz kişide saklı olan kırmızı bayraklar. 

Ama farkındalığınızla, her adımda kendinizi daha iyi tanıyarak, duygularınızı sahiplenerek ve güveni besleyerek hem kendinize hem de ilişkinize yeni bir başlangıç armağan edebilirsiniz. Çünkü unutmayın, ilişkide en güçlü bağ, her zaman önce kendinize izin vermekle başlar.

İlginizi çekebilir >>>>> Uzak mesafe ilişkisi: Güçlendirir mi, tüketir mi?

Dilara Melisa Yaman

Bahçeşehir Üniversitesi'nde Yeni Medya lisans eğitiminin ardından Halkla İlişkiler yan dalını tamamlayan Melisa, yazma tutkusunu erken yaşta keşfetti. Öğrencilik yıllarında TheCollector ve ArtReview gibi platformlarda editör asistanlığı yaparak sanat tarihi, mitoloji ve global trendler üzerine içerikler üretti. Bu alanlarda içerik üretme deneyimini pekiştirdikten sonra, şimdi kendi ilgi alanlarını profesyonel kimliğiyle birleştirerek InStyle Türkiye'de yazar olarak görev yapıyor. Şehirli, dinamik ve cesur bir üslupla; ilişkiler, trendler ve kadın dünyasına dair yazılar kaleme almaya devam ediyor.

Daha Fazla İçerik

Billie Eilish ve Nat Wolff ilişkisi hakkında bildiğimiz her şey

Billie Eilish, son albümünün oluşturduğu karmaşık duyguları hala üzerimizden atamamışken,
Louis Vuitton mandarin oriental bodrum mağaza

Louis Vuitton, yenilenen Pop-Up deneyimiyle Mandarin Oriental Bodrum’a geri dönüyor

Louis Vuitton, Akdeniz zarafetini Maison’un en yeni koleksiyonlarıyla buluşturan pop-