İlayda Alişan’ı En Çok Etkileyen Kitaplar

En çok hangi sanatçı ya da şarkıları dinlediniz?
Modumu yükseltmek için bazı sabahlar 90’lar şarkı listemi açıp dinliyorum. Bir de bu dönemde Pinhani’nin Dünyadan Uzak şarkısını keşfettim, sürekli başa sarıp onu dinliyorum.

Bu dönemde okuduğunuz kitaplar arasında sizi en çok etkileyen hangisi oldu?
Philippa Gregory imzalı Boleyn Mirası’nı okudum, öyle güzel betimlenmiş bir roman ki her anını gözümde canlandırabildim. Jonathan Livingston Martı başucu kitabım. Sete ziyaretime gelen güzel kalpli iki insan, “Sınırlarını zorla, uçabildiğin kadar yükseklere uç,” notuyla bana hediye etmişlerdi.

Zamanınızı ağırlıklı olarak neler yaparak geçirdiniz?
Evde kaldığımız bu dönemde önce panikledim, sürekli bir şeyler yapmaya çalışırken buldum kendimi. “Daha çok izlemeliyim, okumalıyım, zamanımı boşa harcamamalıyım,” gibi düşüncelere kapıldım. Sonra, “Bir dakika ya, neden panikliyorum?” dedim. Evet, bu süreç bir zorunluluk fakat onu başka zorunluluklarla dolu hale getirmenin yanlış oldugunu fark ettim. Şimdi canım ne zaman okumak isterse okuyor, ne zaman yemek yemek istersem yiyorum, iki saat daha fazla uyumak istiyorsam uyuyorum. Evin içinde özgürlüğümü ilan ettim.

Hangi dizi/filmleri izlediniz?
Unorthodox ve Anne with an E’yi bitirdim. La Casa de Papel’in üçüncü sezonunu izliyorum, yeni sezon gelince izlerim diye bilerek izlememiştim. Bir de ne zamandır ertelediğim Narcos’u izliyorum.

Sosyal medyada en fazla hangi uygulamayı kullandınız?
Gündemi takip etmek için Twitter’a çok bakıyorum, bir de tabii ki Instagram.

Bu süreçte kendinizle ilgili neler keşfettiniz?
Kendimle baş başa kalıp aslında nelerin bizler için gerçekten önemli olduğunu anladım. Rutin yaşantımın yoğunluğunda baş başa kalmayı unuttuğum kendimi daha iyi tanımaya başladım. Sevdiklerimizle bir araya gelip paylaşımda bulunabilmenin, aynı sofranın etrafında keyifle yemek yemenin, dışarı çıkıp özgürce nefes alabilmenin, yani başka bir deyişle belki de anlamını yitirmeye yüz tutan eylemlerin hepimiz için ne kadar kıymetli olduğunu gördüm.

En çok nereye gitmeyi ve ne yapmayı özlediniz?
Arkadaşlarımla vakit geçirmeyi, onlarla büyük bir sofrada yemek yemeyi ve sete gitmeyi çok özledim.

Dünya sizce bu süreçten neler öğrendi, nasıl dersler çıkaracak?
Öncelikle artık herkes birbiriyle belli bir mesafe içinde iletişim kuracak çünkü bence insanların birbirini dışarıda görüp öpüp sarılmaya biraz ara vermesi gerekiyor, en azından bir süre için. Bir de insanlar, “Aç kalır mıyım? Parasız kalır mıyım? Bu durum daha ne kadar sürecek?” gibi sorular sormaya başladılar kendilerine. Çoğumuz bu durumdan önce ihtiyacımız olsun olmasın ciddi bir tüketim çılgınlığındaydık. Salgının yüzlerimize vurduğu tokat her birimize kendimizi sorgulattı. Bu nedenle insanların daha bilinçli bir tüketim çarkına gireceğini düşünüyorum.

Bu dönemi bir kelimeyle anlatsanız ne olurdu?
Pozitif bir kelimeyle anlatmak istiyorum; Yemek!

İlgili Makaleler