Kurumsal hayattan kendi markası Mirimalist’i yaratmaya uzanan Miray Tok Çakır, hayallerin cesaretle birleştiğinde nasıl gerçeğe dönüşebileceğini paylaşıyor.
Bazen hayaller önce fısıltıyla başlar… Çocukluğumda hazır kıyafetler yerine Barbie bebeklerinin üzerine parça kumaşlar tutturup kendi tasarımlarımı yapıyordum. Defterlerin ve kitapların bulduğum her boşluğuna sürekli moda silüetleri çiziyordum. O zamanlar bunun sadece bir oyun olduğunu sanıyordum; meğer içimde usul usul büyüyen bir hayalin ilk adımıymış.
Hayat beni doğru olduğunu sonradan fark ettiğim bir yere; Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’ne götürdü. Boğaziçi’nin özgür ortamı ve sosyolojinin detayla bütünü harmanlayan doğası bana bambaşka bir bakış açısı kazandırdı.
Üniversite yıllarının ardından, Ipsos’ta pazar araştırmasıyla, sonra Nestlé’de marka yönetimiyle geçen yıllar geldi. Kurumsal hayatta güçlendim, çok şey öğrendim ama tasarım ve modaya olan ilgim hiç sönmedi. Bu yüzden bir yandan çalışırken bir yandan da İstanbul Moda Akademisi ve Vakko ESMOD’da eğitimlere devam ettim. Hayallerimin nereye evrileceğini bilmiyordum ama tasarım düşüncemi hep canlı tutmaya çalıştım.
Kurumsal hayatta geçen 10 yılın sonunda artık içimdeki tutkunun peşinden gitme zamanı gelmişti. Ama belirsizliğe adım atmak kolay değildi. Düzeni, konforu, alıştığım her şeyi geride bırakmam gerekiyordu. Hayatta bazı anlar vardır; belirsizliğin korkutuculuğu ile içinizdeki sesin heyecanı birbirine karışır. Ancak bir kez başlamak üzere harekete geçince Mirimalist tüm bu karmaşık duyguların içinden, “Yıllardır bunu bekliyordum,” dercesine çok net bir duruşla çıktı.
Mirimalist, modern kadınlar için sade ama çarpıcı, eğlenceli ama fonksiyonel bir çizgiye sahip bir tasarım markası. İlham kaynağım mimari ve geometri; motivasyonum ise Mirimalist giyen kadınların kendini daha özgün ve güçlü hissetmesi.
2015’te beni çok heyecanlandıran üç boyutlu baskı teknolojisini Türkiye’de modaya entegre eden ilk marka oldu Mirimalist. İlk koleksiyonuyla birlikte Vakkorama’ya girdi. Design Week dahil birçok etkinliğe konuşmacı olarak davet edildim. Seri üretime geçince 3D baskının payı giderek azaldı ama hâlâ bu konuda heyecanımız devam ediyor.
Bugün Mirimalist, butik ölçekli ama ruhu dünyaya yayılmış bir marka. Tasarımlarımız ülkemiz haricinde New York’tan Dubai’ye, Londra’dan Sydney’e dünyanın birçok yerindeki kadınlarla buluşuyor; bu benim için hâlâ mucize gibi. Girişimci olmak zor, tek başına bir kadın girişimci olmak ise çok daha zor. Dışarıdan pek de görünmeyen zorluklarına rağmen yaklaşık 10 yıldır aynı tutkuyla sevdiğim bir işi yapıyor olmak büyük şans.
Bazen hayallerinin gerçekleşmesi zaman alır; çünkü hayat önce seni o hayale hazırlamak ister. Adımların yavaşlamış gibi görünebilir, yollar dolanıyor gibi hissedebilirsin. Ama her deneyim, her dönüş, her küçük kırılma seni biraz daha güçlendirir; tam da ihtiyacın olan yere taşır. Bu yüzden sürece güvenmek, acele etmemek ve akışa kendini bırakmak gerekir. Çünkü hayallerin tutkunla birleşiyorsa er ya da geç o yol zaten senin yolundur.
